28 Kasım 2008 Cuma

121 Vintage Records


Vintage Records; Mete Avunduk, Cem Bak, Nursel Kaymaz ortaklığıyla kurulmuştur. Vintage'da istemediğiniz kadar lp, 45'lik, cd, eski pikaplar, oyuncaklar, çantalar vs... bulabilirsiniz. Dükkana girdiğinizde bu piyasada 26 senesini geçirmiş Mete Avunduk'la karşılaşacak ve onun engin müzik bilgisinden faydalanabileceksiniz. Biraz da muhabbeti koyarsanız, çay, kahve yada bira içebilirsiniz. Dükkana gidip saatlerinizi geçirebilir istediğiniz herşeye bakabilir, kendinizi evinizde gibi rahat hissedebilirsiniz. Ben şahsen öyle yapıyorum. Plaklardan pek anlamadığım için oyuncaklara ve eski grafik dergilerine saldırıyorum zira şu günlerde biraz parasız olduğum için orda ayırttığım ve henüz alamadığım hatta ayırtmaya gözüm yememiş ama orda olduğunu bildiğim bisürü güzel şey var.

Karşıda oturanlar için Kadıköy'e geçmek zor gelebiliyo zaman zaman, ama gelince "ulan niye daha önce gelmedim, tam bi patatesim!" diyeceğinize eminim. Gelin görün, beni arayın birlikte gidelim takılalım bakalım dinleyelim, sonra dükkanı kapar hep birlikte Trip'e gideriz.


Not: Afişi de ben yaptım.

Adres: Bahariye cad. No:37 Kafkas Pasajı Kadıköy/İstanbul
(Kadıköy Adliye yanı, Moda Sinemasının pasajı)

25 Kasım 2008 Salı

120 Swing Swing





Bu insanlar delirmiş olmalı. Bende evde kendi kendime Bobby Darin dinleyip kendi kendime sallanıyodum ama, İstanbul'da swing kursu bilen var mı? O kadar değil de bu insanların yaptığının 1/4'ünü yapsam yeter. Patates olduğum için temel hareketlerde kalırım gerisi gelmez, yerçekimi ağır basar. Zaten uzun süre ayakta kalınca yoruluyorum. Ters bize öyle hopla zıpla fln.

119 Yaş 13


Eski günlüğümü buldum. Çok acayip inanmazsın bazı günler almanca yazmışım şu an ben bile ne yazdığımı anlayamıyorum. Neyse o günlerden bi yazımı paylaşmak istiyorum.

"/sıra yazıları
Ben birgün öleceğim ama yine de sonsuza kadar genç olarak yaşamak istiyorum. Sırf bunun için vampir genlerini keşfedip kendime şırıngalayabilirim. Hep 20 veya 30 yaşında olmak sanki cennette yaşamak, sevdiğim kişiyle beraber dünyayı ahirete kadar avucumuzun içine almamız olurdu."
29/05/1995 Ecif

allahalllahh nası bi kafadaymışsam, bilemedim.

24 Kasım 2008 Pazartesi

118 To-Do Tattoo


To-Do Tattoo kit includes 12 graphic “To Do” forms that you can apply to your body wherever it’s most convenient (or creative) and a skin-safe, washable-ink gel pen.
Design: Andy Ward, OOF Collective

Off tam benlik, ben alırım onu yazarım sonra yapıştırmayı unuturum. To do listleri seviyoruz.


22 Kasım 2008 Cumartesi

117 Erişime tasarım



Türkiye gelişmekte olan bi ülke diyerek sözlerime başlamak istiyorum. Hatta İstanbul 2010 Kültür Başkenti, dolayısıyla yeni tasarımlar görmeye, daha yaratıcı insanlar,daha yaratıcı işler görmeye giderek daha çok alışıyoruz, alışıcaz. İşte çok iyi bir örnek, İnternet yasakları sırasında karşımıza çıkan sayfanın tasarımı değişti. Bence çok güzel bir gelişme. Gelişelim, büyüyelim, üretelim, üretelim.

Merak ediyorum, acaba 2010 için yeni bir tasarım yapacaklar mı? Artık karşımıza çıkan boş sayfalarda daha güzel tasarımlar mı görücez, böylece daha da gelişicez daha güzel tasarımlar daha yaratıcı işler mi yapıcaz. Peki bu tasarımı gelişen sayfalara reklam alıcaklar mı? İşte sadece siz sevgili patatesler için, fütürist bir tavırla bu düşündüklerimi sizler için çizdim. Tahmini tasarımlar ve tahmini reklamlar. 2010 Kutlu olsun!
Ben youtube'dayım sen nerdesin?




19 Kasım 2008 Çarşamba

116 Design&Cinema Conference 2008

2003′te "Design in Wonderland", 2005′te "Form Follows Film" temalarıyla düzenlenmiş olan konferans serisinin üçüncüsü Design Cinema 2008, 19-22 Kasım tarihleri arasında "design-en-scène" ana başlığı altında, "gerçek, hiper-gerçek ve sanal" temalarıyla İTÜ Mimarlık Fakültesi Taşkışla’da gerçekleştiriliyor.


Tanıtım videosu Ali Vatansever tarafından hazırlanmıştır.

Konferansın keynote konuşmacıları: aktivist Steve Best, İzmir Ekonomi Üniversitesi Medya ve İletişim Bölüm Başkanı Robert J. Cardullo,
ISN Virtual Worlds'ün kurucusu ve CEO’su Mattia Crespi, modern mimarlık tarihi profesörü Dietrich Neumann, dijital medya yazarı Peter Plantec, sanatçı Noam Toran, Yoğurt Teknolojileri‘nden Cemil Türün, İngiliz sanatçılar Ruth Jarman ve Joe Gerhardt’ın oluşturduğu SEMICONDUCTOR.

Üç farklı kategoride (araştırma / endüstri / felsefi ve spekülatif) bildirilerin sunulacağı konferansta “iş sergisi”, film gösterimleri ve atölye çalışmaları yer alıyor. Newmediakitchen‘dan tanıdığımız Teoman Madra “New Media Communications, Enhancements and Art Today” adlı atölye çalışmasını yürütüyor.


Konferansa paralel olarak düzenlenen “The Imaginary 20th Century - an interactive novel and exhibition” sergisi de 15-29 kasım tarihleri arasında Tütün Deposu’nda ziyaret edilebilir.
Not: Öğrencilerden konferansa ve atölye çalışmalarına katılım ücreti alınmayacak.

Not: Konferasla ilgili metini direk düğümküme'den aldım. Gizem bana kızmaz, o kadar üşendim ki yazmaya yeniden hem hazır yazılmışı varken, bide ben neden yazıyım ki.

Neyse efendim konferansın işleri yüzünden bi süredir iptal durumdaydım o yüzden başladığına seviniyorum. Grafik işlerinin çoğunu ben yaptım, acele oldu ama idare ediyo işte. Şimdi gelsin alkol, güzel speechler, workshoplar. Ben 4 gün boyunca konferansta olucam, beklerim gelin görün, güzel olacak. Biliyorum çünkü 2005'teki konferans baya iyiydi, ordaydım, çalıştım, şimdi sefasını sürücem.

14 Kasım 2008 Cuma

115 The Shadow Over Innsmouth


Çizimler Sam Bosma'ya ait. Burda bloğu,burda da portfolyosu var.

"The Shadow Over Innsmouth" is a novella by H. P. Lovecraft. Written November-December 1931, the story was first published in April 1936; this was the only fiction of Lovecraft's published during his lifetime that did not appear in a periodical.

The story describes of a strange hybrid race, half-human and half an unknown creature that resembles a cross between a fish and frog, that dwells in the seaside village of Innsmouth (formerly a large town, but lately fallen into disrepair). The townspeople worship Cthulhu and Dagon, a Philistine deity incorporated into the Cthulhu Mythos.

H. P. Lovecraft'ı çok severiz. Bu arada Cthulhu'nun filmi de geliyo.

114 Early Star Wars Storyboards




"These are early storyboards from Star Wars, some from even before the Falcon was changed to its current design. I took them from Hyperspace's Insider supplement, where they weren't being given quite the attention they deserve for their relative rarity (in fact, starwars.com seems to lose relevance and usefulness with each redesign)."
Michael Heilemann

Flickr sayfasına buyrun.

Bu sözüm Oygar'a, Yasemin'e, Emre'ye, ve Doruk'a:
Haftasonu Star Wars mu yapsak, zira pek film indiremedim :)


p.s: Bu yengeçlerin hastası oldum.

113 Portraits as Living Deads

Mother Teresa


Jean Paul II


Audrey Hepburn

Portraits by Frederik Peeters, devamı burdan.

112 Gençlik nereye gidiyor?


Hürriyetkomtr'nin acayip bir araştırması, gençlere sorduk "Sevgilinle öpüştükten sonra onun hakkındaki düşüncelerin ne yönde olur?". Siteden aynen aldım, ben bilemedim. Buyrun,

Düşüncelerim karşımdaki kişiye göre değişir. Eğer beraberliğimizin ilk günlerinde benimle öpüşürse o kızdan soğurum. Ama onu çok seviyorsam sevgim bir kat daha artar.
Mert, 17

Sevgilimin beni öpmesine izin vermem. Bence, eğer karşımdaki kişi beni seviyorsa, beni öpmeye kalkışmaz.
Aslı, 19

Tanıştığım gün öpüşürsek o kız hakkında pek olumlu düşünmem ve o kızla ilişkimi devam ettirmem. Ama uzun süren ilişkimde sevgilimle öpüşüyorsam çok doğal karşılarım.
Ziya, 19

İlk zamanlarda beni öpmeye yeltenirse ondan ayrılmak isterim. Çünkü beni gerçekten sevdiğini düşünmem. Ama belirli bir zaman sonra olursa normal karşılarım.
Hülya, 19

Sevmiyorsam ve yoğun duygular beslemiyorsam sevgilimin beni öpmesine izin vermem.Karşımdaki kişinin benimle öpüşmek istemesini bana karşı davranışlarıyla birlikte değerlendiririm. Eğer acayip bir tavır sergilemiyorsa izin veririm.
Müge, 18

Eğer o kişiyi çok seviyorsam, çok yeni bir ilişkimiz olsa bile bir sakınca görmem. Zaten sevmediğim bir kişiyle de bir ilişki yaşamam.
Ayşegül, 17

İlk buluşmada öpüşüyorsak hoş şeyler düşünmem. Belli bir süreç geçtikten, ilişki rayına oturduktan sonra bir şeyler yaşanmalı diye düşünüyorum. Bir insanı tanımak zaman alır. Tanımadan, bilmeden öpüşmek bana çok saçma geliyor. Kısaca hissetmeden yaşamak anlamsız diye düşünüyorum.
Tolga, 20

Öpüşme şekline bakarım. Çok masum ve utangaçsa kötü hiçbir şey düşünmem. Zaten ilişkide yaşanması gereken şeyler... Zamanı gelince yaşanır. İlk gün öpüşmek her erkek de farklı düşünceler yaratır.
Tayfun, 19

Birkaç saniye sevgilimden başka bir şey düşünemem. Ama sonrasında bu güzel duyguları tekrar yaşamak için onu yeniden öpmek isterim.
Gürcan, 20

11 Kasım 2008 Salı

111 Ecif'ten sosyal kampanya!

Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!
Patates gibisin! Patates gibisin! Patates gibisin!

Patates gibisin!

Bu entry'i 10 arkadaşına gönder, Türkiye'de aydınlanma yaşansın!

Bu entry gerçektir. Ben denedim oldu. Bir günde 5 iş yaptım. 10 km yürüdüm. 1500 kalori harcadım. İki çikolata yedim. 10 km daha yürüdüm. Beş iş daha yaptım. Bloğa 10 entry girdim.
50 kanalda zap yaptım. Bütün haber programlarını izledim, yorumladım. Cnbc-e deki bütün dizileri takip ettim, kaçırdıklarımın tekrarlarını izledim. Günde en az 10 kişiyi eleştirdim, 10 kişiyi övdüm. Arkadaşlarıma güzel içerikli 10 link gönderdim. Sevdiğim kişiyi arayıp seni seviyorum dedim. Beni seven 50 kişi de, beni arayıp en çok beni sevdiklerini söylediler. Youtube'ın kapalı olmasına 10 kere, Youporn'un kapalı olmasına 20 kere sinirlendim. Unutmadım, unutturmadım.

Bu entry GERÇEKTİR. BEN YAPTIM OLDU! SEN DE YAP! BU ENTRY'i EN AZ 10 ARKADAŞINA GÖNDER. ARADIĞIN MUTLULUĞU YAKALA!

110 Özcan, ne'n var kuzum?





Yeni başlayan dizisi için 13 bölümlük anlaşma yapan Deniz, 700 bin YTL ücretini de kriz öncesi peşin almış.


700 bin YTL'si var daha ne olsun! Sende ne var?

10 Kasım 2008 Pazartesi

109 Işınlanmayı keşfettik!




Sanırım geçen cuman günüydü, Show haber'de yine bir ilk yaşadık. ABD seçimleri sırasında CNN international'ın kullandığı hologram yöntemini Ali Kırca çok kıskanmış olacak ki, biz de yapalım biz de yapalım demiş. Ali Kırca o gün o kadar heyecanlıydı ki, az sonra yapacakları ışınlanma işleminin önce teasırını verdi. Ve ışınlanmayı anlattı. Show tv Grafik ekibinin 48 saatlik çalışmasından heyecanla bahsetti. Işınlanmayı keşfettiklerini gururla duyurudu, tüm Türk halkına. İşte Ali Kırca'nın kendi ağzından :

A. K. :
- Türk televizyonlarında ışınlanan ilk Türk Korcan Karar.
- Sen yoktun burda, buraya ışınlananarak geldin.
- Biz bunu başardık, bu çok yeni ve teknolojik bir üstünlük teknik ve grafik servisimizin başarısı.
- Biraz sonra ben seni yine ışınlatıcam.
- Yönetmenimizden rica ediyorum, geldiğin gibi seni gönderiyoruz ve Korcan Karar'ı ışınlıyoruz
- Korcan Karar stüdyomuza ışınlanarak geldi ışınlanarak gitti.

Sözüm Show tv'ye Ali Kırca'ya - Yani tamam yapmışsınız kendi çapınızda greenbox sistemi de, ve bu kadar yaygara çıkarıyosunuz ışınlanma fln diye, bari düzgün yapsaydınız. Korcan Karar'la Ali Kıca birbirlerinin yüzüne baksaydı, ışıkları aynı olsaydı, Korcan Karar gelirken ve giderken daha güzel bi efektle gitseydi. CNN international'ı izlemişsiniz ama anlayamamışsınız. Orda bi heyecan vardı, bi efektler bi yok olmalar bi cızırtılar vs. Öyle olsaydı Belki biz de heyecanlanırdık.

Işınlanmanın keşfinden sonra acaba diğer Özel kanallarımız ışınlanma metodunu kullanacaklar mı? Uğur Dündar Ali Kıca'yı kıskanacak mı? En iyi ışınlanmayı kim yapacak? Bigün biz de ışınlanabilicek miyiz?

7 Kasım 2008 Cuma

108 Sinir harbi


Sansürsüz video izleyebiliceğimiz bitek dailymotion mı kaldı? Bu sansür olayları nereye kadar gidicek merak ediyorum. Deliriyorum sürekli. Madem Türk Aile yapısına - Türk Örf Adetlerine bıdı bıdı bağlı bi ülkeyiz bilmem ne, neden Hüseyin Üzmez'i ortalarda serbest dolaştırıyoruz. Nasıl bi sistemimiz var. Nasıl insanlarımız var. Halkımız cinselliğe bu kadar aç mı? Tacize ne kadar alıştık? Her sene yılbaşında Taksim'den taciz haberleri gelmesini bekliyoruz, duyunca da normal karşılıyoruz. Şimdi düşünüyorum da yılbaşında ingiliz turistlere saldıran vatandaşlarımız yine iyi yapmış, alenen s.kebilirlerdi de. Belki de dayağa alıştığımız gibi ona da alışabilirdik.



Eskiden Show tv'de kırmızı noktalı filmler vardı onlar yine olsun istiyorum, halka açık porno kanalları olsun, youporn açılsın. İnsanlar kendilerin tatmin etsinler. Türk ailesi sevişsin. Türk insanı sevişsin, mastürbasyon yapsın, bi rahatlasın ya.

Bi de insan olmayı öğrensin. Ondan sonra SANSÜR'e başvursun, ama önce insan olsun.

107 Castelbajac Spring / Summer 3001



Lego'yla ilgili başka güzel bi video için lütfen burdan.

6 Kasım 2008 Perşembe

106 Batman Vs Batman



Sabahkomtr'den aynen:

"Batman Başkanı Hüseyin Kalkan, kentin adını izinsiz kullandığı gerekçesiyle "Batman" filminin yönetmeni Christopher Nolan'a dava açmaya hazırlanıyor. Başkan Kalkan, "Dünyada tek Batman var. ABD'li yapımcılar, ilimizin adını bizden habersiz filmlerine yansıtmışlar" dedi. "Batman" İngilizce "Yarasa Adam" anlamına geliyor."


Batman Başkanı'nı yürekten tebrik ediyorum, kendisi gerçekten çok yaratıcı. Christopher Nolan bu konu hakkında ne düşünecek? Filmin adını değiştirecekler mi? Yoksa önce çizgi romanın adının mı değiştirilmesi gerekiyo? Hüseyin Kalkan'ın Batman'ın yaratıcıları Bob Kane, Bill Finger veya DC Comics'e dava açması gerekmez mi? Yoksa Batman'ın ilk yayınlandığı Detective Comics'e mi dava açmalı?

Ayrıca Sabah gazetesinin yaratıcı haber anlayışını da tebrik ediyorum çok başarılılar kanımca hergün takip etmek lazım. Ama biraz zaman kaybı olabilir.

4 Kasım 2008 Salı

105 Star Haber'den enstanteneler





Star Haber yine on numara bir haberle karşımızda. Bugün gerçekleşen Amerika'daki başkanlık seçimleri nedeniyle, kazanması tahmin edilen Obama'nın köyüne, Kenya'ya kadar gitmiş. Bana öyle geliyo ki Star haber Obama'nın kazanacağını anlayıp şimdiden Obama'yla yakından ilgilenmeye başlamış gibi duruyo. Ama Obama'nın büyükannesi ve Obama'nın hemşerileri star haber'in bu ilgisinden acaba Obama'ya bahsedecekler mi? Sevgili patatesler, isterseniz şimdi de haberde geçen bazı dialoglara bakalım.

Uğurr Dündar: Obama'nın akrabalarından kimler var o köyde?
Kemal: Bu köylülerin tamamı obamanın akrabaları yada aşiretine mensuplar.

Uğurr Dündar: O köyde elektirikler de yokmuş internetten öğrendiğimiz kadarıyla! Peki Kemal neyle geçimlerini sağlıyo bu köylüler?
Kemal : Obama'nın hemşerilerine sorayım. Köylüler muz yetiştiriyorlar, mısır yetiştiriyorlar, köy oldukça fakir. Biz jiplerle buraya zor ulaşabildik. Geçimlerini ormandan topladıkları ürünler muz yada mısır yetiştiriciliğiyle sağlıyorlar.

Kemal: Bugün Obama'nın büyükannesi Sarah Obama burdaki ayine katıldı.

Türk haber anlayışını anlayamıyorum. Gerçekten böyle bi anlayış var mı yoksa kafalarına göre mi takılıyolar merak ediyorum ki sanırım kafalarına göre takılıyolar.

neyse Star Haber'e rağmen VOTE FOR CHANGE! VOTE FOR OBAMA!